Türbülans
Türbülans konusunda nobel ödüllü fizikçi Richard Feynman şöyle demiştir;
“Turbulence is the most important unsolved problem of classical physics. (Türbülans klasik fiziğin çözülememiş en önemli problemidir) ”
Türbülans Nedir?
Uçağın stabil bir şekilde uçabilmesi için kanatların altından ve üzerinden akan hava akımlarının düzenli olması gerekir. Bazı hava olayları sonucunda bu hava akımları bozulabilir ve hava boşlukları oluşabilir. Bu durumlarda da uçağın ani olarak bir miktar irtifa kaybederek sallanmasına türbülans denir.
“Hava boşluğu” olarak adlandırılan türbülanslar aslında atmosferimizde oluşan boşluklar değil, ortaya çıkan bozukluklardır.Bu bozuklukların çok farklı nedenleri olduğu gibi çok farklı şiddetleri de olabiliyor.Türbülanslar, Atmosfer içerisinde doğal yada suni faktörler nedeniyle ortaya çıkan hava akımlarından başka bir şey değildir.
Türbülans Nasıl Oluşur?
Türbülansın oluşmasındaki ana neden ısı farklılıklarıdır. Uçuş sırasında, havanın aniden ısınıp soğuması, hava akımının yön değiştirmesine yol açar. Türbülans birçok sebepten dolayı oluşabilir.
Doğal Olarak Ortaya Çıkan Türbülanslar
Atmosfer içerisinde iki farklı hava akımının karşılaşması, çarpışması veya sürtünmesi
Sıcak ve soğuk havanın karşılaşması
Bir bulutun içerisinden geçerken oluşan basınç farklılıkları
Suni Olarak Ortaya Çıkan Türbülanslar
Genelde ”Wake Türbülansı” olarak adlandırdığımız uçakların kanatlarından kaynaklanan türbülanslardır. Wake türbülanslar uçakların ağırlık ve kanat yapılarına/büyüklüklerine göre farklı şiddetlerde ortaya çıkar ve arkasında uçan uçakları yine ağırlığına ve büyüklüğüne göre farklı şiddetlerde etkileyebilir. Bunun olmaması için uçakların aralarında belli bir mesafe bırakılır.
Türbülanslar Uçaklar için Tehlikeli mi?
Uçaklar her türlü türbülans durumuna dayanacak şekilde tasarlanır ve pilotlar türbülans konusunda özel eğitim almış kişilerdir.Türbülans sırasında uçak sallanacağı için emniyet kemerinizin bağlı olduğundan emin olup türbülansın bitmesini beklemeniz yeterlidir.
G Kuvveti (G Force) nedir?
Gravitational force (Yerçekimsel Kuvvet)
G kuvveti serbest hareket eden bir nesnenin maruz kaldığı “yerçekimsel olmayan” kuvvetlerin vektörel toplamıdır. Merkezkaç kuvvetinden oluşan etki olarak da basitçe tanımlanabilir. Yerçekimden kaynaklanmayan hızlanmalara gerçek ivme denir ve g kuvveti hesaplanırken sadece bunlar kullanılır.
Pozitif G
Normal şartlarda insanların maruz kaldığı g kuvveti 1 G’dir. 70 kg.lik ağırlığa sahip bir insanın hissettiği G kuvveti 70 kg.dır. Eğer G kuvveti 2’ye çıkarsa hissedilen ağırlık 140 kg’ye çıkar.
Negatif G
Kütleçekiminin azaldığı ortamlarda G Kuvveti azalır ve negatife geçer. Yerçekiminin hiç olmadığı bir ortamda G Kuvveti 0’dır.
G Kuvveti Etkileri
Pozitif G kuvveti arttıkça ağırlık ve vücut üzerindeki basınç artar ve bütün kan ayaklara toplanarak ölüm riski ortaya çıkar. Buna blackout denir.
Negatif G kuvvetine maruz kalındıkça kan yukarı, başınıza toplanır, dünyayı kıpkırmızı görmekten ölüm riskine kadar sonuçları ortaya çıkar. Buna da redout denir.
Eğitimsiz bir insan 4-5 G’ye kadar dayanabilmektedir. Bu noktadan sonrası bayılma ve daha ilerisi ölümle sonuçlanabilir. Savaş pilotları giydikleri özel kıyafetler sayesinde 9-9,5 G’ye kadar dayanabilmektedir. Astronotlar da uzaya çıkışlarında 5 G’ya kadar, uzaydan dönüşlerinde 10 G’ye kadar G kuvvetine maruz kalmaktadırlar.
“G-kuvveti” ni kolay bir örnekle açıklamak gerekirse;
50 ton ağırlığında bir uçağa türbülansa girmesi sonucu 0,2 faktöründe g-kuvvetleri etki ediyorsa, o uçağa ağırlığının 0,2 katı yani 10 tonluk ek yük/ağırlık etki eder. Yada 70 kg ağırlığında bir yolcu 0,2g ile (g-kuvveti faktörü) koltuğuna doğru bastırılıyorsa, koltuk üzerine 70kg’nin 0,2’si yani 14 kg ek yük etki eder.
NASA Türbülans Şiddetleri Sınıflandırması
Light
Ortaya çıkan g-kuvveti 0,2 faktörünü geçmez. Uçak hafif sarsılır fakat uçuş dengesinde değişiklik olmaz. İkram servisi yapılabilir.
Moderate
Ortaya çıkan g-kuvveti 0,2 ile 0,3 faktörleri arasındadır. Uçuş yüksekliğinde küçük değişimler yaratabilir yada güçlü sarsıntılar olabilir fakat pilotun uçağı kontrol etmesi sorun olmaz. Uçağın sarsıntısı ikram servisini yapmayı zorlaştırabilir.
Severe
Ortaya çıkan g-kuvveti 0,3 ile 0,6 arasında değişir. Uçuş yüksekliğinde ve dengesinde ciddi anlamda sapmalar yaratabilir, kısa süreli kontrol kayıpları olsada pilotun uçağı kontrol altında tutması mümkündür. Uçak içinde sabitleştirilmemiş el bagajları vb. uçuşabilir, ikram servisi yapmak imkansızdır çünki ayakta durmak ve yürümek imkansız hale gelebilir.
Extreme
Ortaya çıkan g-kuvveti 0,6’nın üzerindedir. Uçuş dengesi büyük anlamda bozulurken, pilotların uçak üzerinde hakimiyetleri zorlaşabilir hatta tamamiyle kontrol kaybı olabilir. Uçak pilotlar tarafından kontrol edilebildiği sürece havada kalabilir fakat kemerleri bağlı olmayan yolcular uçak kabini içerisinde yerlerinden fırlayıp uçuşabilir, ölümcül yaralar alabilirler.
Yolcu Uçağının Yapısı G-kuvvetlerine Dayanıklı Mıdır?
Teknik bakımları yapılan uçakların gövdeleri 2,5 faktöründe g-kuvvetine hatta 3 saniyelik bir zaman dilimi içerisinde ise 3,75 faktöründe g-kuvvetine dayanabilir. Rakamlara baktığımızda aslında teknik açıdan oldukça yüksek toleranslara sahibiz. Buna rağmen türbülansdan dolayı hiç bir zaman uçak düşmemiştir demek olmaz. 1966 yılında BOAC Havayolları’nın 911 uçuş numaralı Boeing 707 uçağı türbülans sonucu düşmüştü. Daha sonra yapılan ölçümlerde uçağın girmiş olduğu türbülansların şiddetinin yukarıya doğru 9g aşağıya doğru ise 4g ye kadar çıktığı tespit edilmiş. Böyle bir türbülans günümüzdeki modern yolcu uçaklarının gövdelerinde de hasar açabilir, hatta uzmanlara göre 8g üzerindeki g-kuvvetleri insanlarda bilinç kaybına yol açabilir. BOAC 911’in girdiği tahmin edilen türbülans ise “CAT-Clear Air Turbulence” olarak adlandırılan açık hava türbülanslarıdır.